CHEMYA ® SU VE KİMYA TEKNOLOJİLERİ A.Ş.

Lejyonella Bakterisinin Zararları

Günümüzde sağlık sorunları giderek artmaktadır ve bazıları yaşamı tehdit edebilecek boyutlara ulaşmaktadır. Bu sorunlardan biri de Lejyonella bakterisinin neden olduğu enfeksiyonlardır. Lejyonella bakterisi, su sistemlerinde bulunan ve insan sağlığını ciddi şekilde etkileyebilen tehlikeli bir mikroorganizmadır. Bu makalede, Lejyonella bakterisinin ne olduğunu, nasıl yayıldığını ve potansiyel zararlarını inceleyeceğiz.

  1. Lejyonella Bakterisinin Tanımı:

Lejyonella, sucul ortamlarda doğal olarak bulunan bir bakteri cinsidir. Lejyonella pneumophila en yaygın türdür ve Lejyonella hastalığı olarak da bilinen ciddi bir pnömoniye neden olabilir. Bu bakteri, su kaynaklarındaki biofilm tabakalarında ve su spreyi yayan sistemlerde bulunur. Bu nedenle, su tesisatı, havuzlar, jakuziler, duşlar ve hava nemlendiricileri gibi suyla ilişkili yerlerde Lejyonella enfeksiyonu riski bulunur.

  1. Lejyonella Bakterisinin Yayılımı:

Lejyonella bakterisi, insanlara solunum yoluyla bulaşır. Enfekte su sistemlerinden salınan küçük su damlacıkları, havada asılı kalabilir ve solunum yoluyla vücuda alınabilir. Bunun yanı sıra, enfekte suya maruz kalmak da enfeksiyon riskini artırır. Lejyonella bakterisi sıcak ve nemli ortamlarda daha hızlı çoğalabilir, bu yüzden bu tür ortamlarda enfeksiyon riski daha yüksektir.

  1. Lejyonella Enfeksiyonunun Belirtileri:

Lejyonella enfeksiyonu genellikle grip benzeri semptomlarla başlar. Bu semptomlar arasında ateş, titreme, kas ağrıları, baş ağrısı, öksürük ve nefes darlığı bulunur. Hastalık genellikle 2 ila 10 gün sürebilir ve ciddi vakalarda zatürreye neden olabilir. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan veya altta yatan sağlık sorunları bulunan kişiler, Lejyonella enfeksiyonuna karşı daha savunmasızdır.

  1. Lejyonella Bakterisinin Potansiyel Zararları:

a. Lejyonella Pnömonisi: Lejyonella pneumophila’nın neden olduğu Lejyonella hastalığı, ciddi bir pnömoni şeklidir. Hastalık, akciğerlerde iltihaplanmaya ve su toplamasına yol açabilir. Tedavi edilmesi gereken Lejyonella pnömonisi, özellikle yaşlı yetişkinler, bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler ve kronik sağlık sorunları olan kişiler için hayati tehlike oluşturabilir.

b. Pontiac Ateşi: Lejyonella enfeksiyonunun daha hafif bir formu olan Pontiac ateşi, grip benzeri semptomlara neden olur. Bu durumda, genellikle zatürreye yol açmayan ateş, baş ağrısı, yorgunluk, kas ağrıları ve kırgınlık gibi belirtiler ortaya çıkar. Pontiac ateşi genellikle 2 ila 5 gün sürer ve kendiliğinden iyileşir, ancak hastaların rahatsızlıklarını hafife almamaları ve uygun tedavi için sağlık uzmanına başvurmaları önemlidir.

c. Hastane Su Kaynaklı Enfeksiyonlar: Lejyonella bakterisinin su sistemlerinde çoğalması ve yayılması, hastane ortamlarında önemli bir sorun haline gelmiştir. Hastanelerdeki su sistemlerinde Lejyonella kontaminasyonu, özellikle yoğun bakım üniteleri ve solunum cihazları gibi hassas bölgelerde, immünolojik olarak zayıf hastalarda ciddi enfeksiyonlara yol açabilir. Hastanelerde düzenli su sistemi dezenfeksiyonu ve önleyici önlemler, Lejyonella enfeksiyonlarının yayılmasını önlemek için kritik öneme sahiptir.

d. Turistik ve Rekreasyonel Tesislerde Yayılım: Oteller, tatil köyleri, spor tesisleri ve kruvaziyer gemileri gibi turistik ve rekreasyonel tesisler, Lejyonella bakterisinin yayılması için ideal ortamlardır. Bu tesislerdeki havuzlar, jakuziler ve duşlar gibi su sistemleri, Lejyonella kontaminasyonu için potansiyel bir kaynak olabilir. Tatilciler ve turistler, bu tür tesislerdeki hijyen ve bakım standartlarına dikkat etmeli ve gerekli önlemleri almalıdır.

Sonuç:

Lejyonella bakterisi, su sistemlerinde bulunan ve insan sağlığını ciddi şekilde etkileyebilen tehlikeli bir mikroorganizmadır. Lejyonella enfeksiyonu, pnömoniye ve diğer ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, yaşlı yetişkinler ve kronik sağlık sorunları olan bireyler Lejyonella enfeksiyonuna karşı daha hassastır. Lejyonella bakterisinin yayılmasını önlemek için su sistemlerinde düzenli dezenfeksiyon, uygun su tedavisi ve hijyenik standartlara uyulması gerekmektedir.

Paylaş :

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir